İlişki Kitabı

Bir ilişki tıpkı kitap yazmak gibi oluşur. Bir ilişkinin kitabını yazmak ise sanıldığından daha kolay ilerleyebilir.

O, sensin!
O, sensin!

Kahraman!

Genelde hikaye ilişkiden korkan, belki kalbi çok kırılmış bir kahraman yaratmakla başlar. Elbette bu siz okuyucunun ta kendisi oluyorsunuz. Aşkı arayan, ama endişelenen, hayal kırıklığına uğramaktan korkan ama içinde durmak bilmez bir maceraya atılma isteği ile heyecanlanan biridir. Yani biziz, yani sizsiniz!

Sıradan Dünya

Kahramanımız sıradan monoton işlerini yürüttüğü bir dünyada yaşar. Her sabah işine gider, öğlen kahvesini yudumlar, akşam hobisini yapar, tv’sine bakar, arkadaşıyla laflar ve uyur. Tehlikesiz sıradan bir dünyada yaşarız.

Maceraya Çağrı

Genellikle kahramanımız tükenmiş bir haldedir. Büyük bir hayalkırıklıklığı, monotonlaşmış bir ilişki, değişime itekleyen düşünceler… Tam da umutların tükendiği yerde maceraya atılma kısmı başlar! Kahramanımız ilişkiye başlamıştır. Mesela Alice Harikalar Diyarında, beyaz tavşanın etrafta belirip kaybolması, Alice’in de sıradan hayatından sıkılmış olması maceraya çağrıdır. Kısaca belki bir arkadaşınızın daveti, belki sitede öylece dolaşmak maceraya çağrı olabilir.

Üye olmadan önce
Siberalem’i keşfe çık

Rehberle Karşılaşma!

Bütün filmlerde ya da kitaplarda kahramana yol gösterecek bir rehber olur. Bunun illa bir insan olmasına da gerek yoktur, bazen bir rüzgar kahramana yol gösterir bazen babasından kalma bir saat, bazen babasının ruhudur. Rehberin görevi arada ortaya çıkarak kafası karışık kahramanımıza cesaret vermek ve onu maceraya sürüklemektir. Çok sevdiğim bir hikaye olan Pinokyo’nun rehberi kolunda, yanında gezinip duran cırcır böceğiydi. Ama orijinal eserde Pinokyo cırcır böceğini ezip öldürmüştür. Yani bu yazarın kendi rehberini öldürüp karakteri öylece akışına bırakmasına izin vermesi demek oluyor –ki bu benim için heyecanlandırıcı bir şey! Bir ilişkide rehber ya kalptir ya da beyin. Beyin iyi bir rehber gibi görünebilir fakat asıl rehber kalptir, yani hislerimiz.

İlk Eşiği Geçiş

Kahramanımız bütün korkularını geride bırakır ve çağrıyı kabul etmiştir. Bu ilk eşiği geçiş ilişkide “Seni seviyorum” gibi sihirli bir cümlenin söylendiği ilk an olabilir. Ya da kahramanın bunu hissettiği ilk an! Kahramanımız artık kendini maceraya olduğu gibi adamaya hazırdır.

Sınavlar Müttefikler, Düşmanlar!

İlişkide zorluklarla mücadele ederken, bu bir kitapta düşmanlardır ya da bir filmde şehre saldıran ejderhalar bile olabilir. İlişkideki düşman da tam olarak güvendir. Karşınızdakine, kendinize ya da ilişkinize olan güvendir. Sarsılacaktır bu işte ilişkinin sınavıdır. Burada devreye mütteffikler girebilir, ilişkinizde size yardımcı olacak dostlarınız, bazen müttefik kaybetme korkunuz bile olabilir. Ama bazen dostlarınız hikayenin gidişatındaki düşman, kaybetme korkunuz da sınamanız olabilir. Yine de macera devam etmekte ama kahramanımız yorulmaya başlamıştır.

Mağaranın Derinliklerine Yaklaşma!

Yakında bir çile başlayacaktır, bu çilenin habercisidir. Hikayelerde büyük bir savaş öncesindeki bekleme aşamasıdır. Kahramanın çaresizliğini daha iyi anlamaya çalışırız. Yüzüklerin Efendisi’nde Frodo, Sıçrayan Midilli hanında yüzüğü yanlışlıkla parmağına takar, yüzük sahibini çağırmıştır. Bu an işte ileride olacak felaketlerin habercisi niteliğindedir. Frodo’nun buradan çıkarması gereken ders yüzüğü takmamak olacaktır! İlişkilerde de böyle anlar yaşanır. İlk tartışmalar, ilk soğukluklar çiftlerin yapabileceği ilk çatışmalar ileride olabilecek felaketin habercisi olacaktır. Tıpkı Frodo gibi çiftlerinde yapması gerekenler vardır, bu da ego yapmamaktır.

Çile

Burada kahraman maceranın en zorlu bölümündedir, izlediğimiz bütün filmlerdeki savaş sahneleri, yok oluşun kıyısında duruşudur. Kahraman çekebildiğince acı çekecektir. Hiçbir film bu noktada sonlanmaz. İlişkideki büyük çatışmalar, büyük kavgalar, devasa güvensizlikler bu noktada başlar işte. Kahraman artık görevini yapmak istemez.

Celtic Tree of LifeÖdül

Kahramanımız çileyi tamamladıktan sonra bir ödül alacaktır. Bu ödül hikaye ve kitaplarda değişirken ilişkilerde genellikle birlikte yaşamak, evlenmek gibi kararlar bu ödül içerisine girebilir. Bu ödülü takip eden bir çile daha yaşanması olasıdır. Bazen bu ödül illa birlikte yaşamak kararı olmayabilir, yolları nazikçe ayırmak da bir ödül olarak değerlendirilebilinir.

Yolculuğun Sonu…

Yolculuğun sonu sizin maceranıza bağlıdır. Her son mutlu olacak diye bir şey yoktur. Yolculuğun sonunu çok sevdiğim bir hikayenin sonunun analizi ile bitireceğim. Oz büyücüsünde, Dorothy başka bir dünyada bir yolculuğa başlar, ona eşlik eden bir korkuluk, bir teneke adam ve bir de aslan adam vardır. Yolculuğunda Doğu’nun Cadısı ile mücadele etmiş ve nihayet bütün engellere rağmen kendisini eve gönderebilecek tek kişinin yanına Oz’a büyücünün yanına gelmiştir. Oz büyücüsü sandığı, kendisine yardımcı olabilecek tek kişi de sahte çıkmıştır. Sıradan kendisi gibi bir insandır. Buna rağmen korkuluğa düşünmeyi, teneke adama hissetmeyi, aslan adama da korkulacak bir şeyin olmadığını öğretebilmiştir. Dorothy’e ise kendi başının çaresine bakmayı öğretmiştir. Her hikayenin sonu mutlu bitecek diye bir şey yok! Bu sizin maceranız ve kahramanı sizsiniz, yolunuza çıkan düşmanlar, sınavlar, çileler hepsi hikaye gerçek olan tek şey kahramanın maceraya hazır olmasıdır. Maceraya hazır mısınız?

Önceki YazıSonraki Yazı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

uye_ol